İFRAT:
Bir işte, sözde veya
davranışta haddi aşma, pek ileri gitme, aşırı olma.
Riya yani gösteriş
yapanlara karşı tekebbür etmek (kibirlenmek, büyüklenmek) caizdir. Kendinden aşağı
olanlara karşı tevazu göstermek (kendini onlarla bir görmek) iyi ise de, bunun
ifrata kaçmaması lazımdır. (Muhammed Hadimî)
İfrat ve tefrît'in ikisi
de kötüdür. Doğru ve en iyisi ortada olandır. (İmam-ı Rabbanî)
Şecaatın (kahramanlığın)
ifratı, tehevvürdür (aşırı öfkedir). (Muhammed Hadimî)
Kaza-i hacetin yani
abdest bozmanın edeplerinden biri de; necaset hususunda vesveseye kapılıp bunu
ifrat derecesine götürmemektir. (İmam-ı Gazalî)